14 Eylül 2012 Cuma

Türk Sinemasından En İyi 15 Espri sahnesi

Yaptığına Şantaj Derler, Böyle Aşka Montaj Derler...

Kolpacino bomba karakol sahnesi

Kır düğününü mahveden sarhoş kadın misafir.

Şaşkın gelin ve damat

Ben koca buldum

Arsız gelin koca bulunca buldumcuk olmuş:))

Gelin Damat tarkan hayranı olursa

Sakar damat

Sakar damat gelinin üzerine meyve suyu döküyor.

Heyacanlı damat

9 Eylül 2012 Pazar

Bilgisayar'dan 40 milyon dolar havaya uçtu gittii.


Toplam oyun pazarının 500 milyon dolara ulaştığı Türkiye'de sanal oyunların payı 40 milyon doları buldu, içeriye gerçek para koyup dışarı çıkartamadığınız bu oyun için ayda 25 doların üzerinde para harcayan oyunculara kumarhanede çok para harcayan oyuncu anlamına gelen "Balina" adı veriliyor.

100 bin Türk balinanın şansını denediği sanal oyunlar arasında en fazla tercih edilenler ise Okey ve Poker olarak öne çıkıyor. Poker gibi masaüstü kâğıt oyunlarının sanal oyun şirketlerine bıraktığı kazanç balon patlatma ve çiftlik gibi arcade oyunlarının 10 katına kadar çıkıyor. ArcadeMonk'un kurucusu Ömer Bilge Ersoy'a göre oyuncuların gerçek para yatırdığı ancak kazandıklarını asla gerçek para olarak havuzun dışına çıkartamadığı bu oyunlara para harcamasının altında yatan motivasyon aracı "Facebook'daki arkadaşım beni yenemez" hırsı ve aidiyet duygusu. Parayı kazanan hep oyun şirketleri oluyor.

YÜKTE AĞIR PAHADA HAFİF
Aktif internet kullanıcı nüfusunun 30.3 milyona ulaştığı Türkiye'de sanal oyun oynayan aktif oyuncu sayısı ise 21.8 milyon kişi. Bu oyunlar için gerçek para harcayanların sayısı 11.4 milyon olurken, diğer oyuncular oyun şirketlerinin verdiği ücretsiz hak ve chip adı verilen paralarla yetinmek zorunda kalıyor. Türkiye harcanan para ve oyuncu sayısı açısından ise yükte ağır pahada hafif bir profil çiziyor. Türkiye şu anda oyuncu sayısı bakımından Facebook'ta ilk 6 ülke içinde yer alıyor. Ancak, oyunlara harcanan tutar açısından ilk 10'a girmiyor.

Ha gayret.İslami bisiklet üretecekler.


Yıldız Teknik Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Alparslan Açıkgenç, İslami bir bisikletin üretilebileceğini belirterek, ''İslam'a göre ameller niyete göredir. Allah'ın rızasını gözeterek ve insanlara faydalı olması öncelenerek üretilen bir bisiklet İslami bisiklet olur'' dedi.

Uluslararası Teknolojik Ekonomik ve Sosyal Araştırmalar Vakfı (UTESAV) tarafından düzenlenen ''Teknoloji, Medeniyet ve Değerler-II'' konulu Düşünce Fırtınası toplantısında ortaya atılan ''İslami Bisiklet'' tartışması ilgi çekti.

Konuya ilişkin yapılan açıklamaya göre, toplantının açılışını yapan UTESAV Başkanı İsrafil Kuralay, ''Ele aldığımız her konuya parçacı bir bakış açısı yerine bütünsel bir perspektiften bakıyoruz. Küresel iklim krizi parçacı bakış açısının ürünü'' dedi.

Yıldız Teknik Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Alparslan Açıkgenç, İslami bir bisikletin üretilebileceğini belirterek, ''İslam'a göre ameller niyete göredir. Allah'ın rızasını gözeterek ve insanlara faydalı olması öncelenerek üretilen bir bisiklet İslami bisiklet olur'' dedi.

Uluslararası Teknolojik Ekonomik ve Sosyal Araştırmalar Vakfı (UTESAV) tarafından düzenlenen ''Teknoloji, Medeniyet ve Değerler-II'' konulu Düşünce Fırtınası toplantısında ortaya atılan ''İslami Bisiklet'' tartışması ilgi çekti.

Konuya ilişkin yapılan açıklamaya göre, toplantının açılışını yapan UTESAV Başkanı İsrafil Kuralay, ''Ele aldığımız her konuya parçacı bir bakış açısı yerine bütünsel bir perspektiften bakıyoruz. Küresel iklim krizi parçacı bakış açısının ürünü'' dedi. Yıldız Teknik Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Müdürü Prof. Alparslan Açıkgenç, her teknolojinin, ait olduğu medeniyetin değerlerini taşıdığını belirterek, ''Bakış açısı önemli. İslami bir bisiklet üretilebilir. İslam'a göre ameller niyete göredir. Allah'ın rızasını gözeterek ve insanlara faydalı olması öncelenerek üretilen bir bisiklet İslami bisiklet olur'' dedi.

Gaziantep Üniversitesi İletişim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Türkay Dereli de ''Boyası insan sağlığına zararlı olan bir bisiklet İslami olamaz'' ifadelerini kullandı.

Yıldız Teknik Üniversitesi Sosyoloji Bölüm Başkanı Prof. Dr. Bedri Gencer ise teknolojinin neden İslamisi'nin üretilmesi gerektiğini şöyle anlattı:

''Bindik bir alamete, gidiyoruz kıyamete' sözleriyle insan teknolojinin esaretine girdi. Teknoloji insanın asli yapısını, fıtratını değiştirmeye başladı. İnsanın asli yapısını değiştiren teknoloji ve onun ürünleri İslami olamaz. Mesela naylon halılar, özellikle çocuklara negatif elektrik yüklüyor ve onları huzursuz ediyor. İlerleyen yaşlarda bu kalıcı rahatsızlıklara sebep olabiliyor'' dedi.

Maltepe Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Nazif Gürdoğan da İslam'ın insanları, ''Ya dünya ya da ahiret kazancı'' gibi bir ikileme sürüklemediğini belirterek, ''İslam hem dünya hem de ahiret kazancı diyor. İki dünyada da nasıl kazanırız ona bakmak lazım. İnsanın iç dünyasını zenginleştirmeden dış dünyasını zenginleştirmek mümkün değil. Bunun için elimizdeki güç tasavvuftur. Mimar Sinan gibi inşa eder, Yunus Emre gibi sade yaşarız. Yoksullar gibi yaşamak bir erdemdir, ancak yoksulluk erdem değildir. Üretimde dünya ile yarışırken tüketimde tersini yapmalıyız'' ifadelerini kullandı.

İSLAMİ TEKNOLOJİNİN ŞARTLARI

Açıklamada, toplantıya katılan uzmanların bir teknolojinin İslami olabilmesi için gerekli şartlarla ilgili görüşlerine de yer verildi.

Gıda Hareketi Derneği Başkanı Kemal Özer, ''GDO'lu ürünler, aynı zamanda insanlığı kısırlaştırıyor. Araştırmalara göre 2050'ye doğru her 100 kişiden 95'i normal yollarla hamile kalamayacak. Dünya çapında müthiş bir kısırlaştırma teknolojisi yayılıyor. Şu anda Türkiye'de bile kısırlık tedavisi gören insan oranının yüzde 35'lere çıkması bunun göstergesidir. İslami bir teknoloji insan soyunu tüketmeyi hedefleyebilir mi?'' ifadelerini kullandı.

Emekli İlahiyatçı Prof. Dr. Süleyman Uludağ da ''Teknoloji geliştirme gibi yetkinliklerde milletler arası farkı fazla büyütmemek lazım. Çünkü insan yapısı her yerde aynıdır. Zaten teknoloji dediğimiz şey de bir milletin ve medeniyetin ürünü değildir. Her millet ve medeniyet bir başkasından alarak kendi teknolojisini geliştirmiştir'' dedi.

Google 5 yıllık rekoru kırdı.


İnternet devi Google hisseleri, 5 yıl aradan sonra 700 doları geride bıraktı. 2005 yılından bu yana New York Borsası'nda Nasdaq Endeksi'nde işlem gören Google hisseleri, cuma günü borsada 2007 yılından beri ilk defa 700 doların üzerinde işlem gördü. Haftayı 706 dolarlık diğer bir deyişle 1270 TL'lik
hisse fiyatıyla kapatan Google'ın piyasa değeri de 231 milyar dolara kadar yükseldi. Küresel kriz öncesi
aralık 2007'de tarihinde gördüğü en yüksek hisse değeri olan 714 dolara çıkan Google'ın hisseleri, 2008 yılının kasım ayında 262 dolara kadar gerilemişti.

 Son dönemde halka açılan internet şirketleri Facebook ve Zynga, borsada istediği başarıyı yakalayamazken, 38 dolardan halka arz edilen Facebook hisseleri 19 dolara, 10 dolardan halka arz edilen Zynga hisseleri de 2.8 dolara kadar indi.

Giderayak 89 yaşında icat çıkardı.

Raymond Green, 89 yaşında... ABD'de mühendislik yaptığı uzun senelerin ardından şimdi emeklilik günlerini yaşıyor. Ama bu günlerde hiç boş durmuyor. Green, çok önemli bir buluşa imza attı. Rüzgar enerjisi elde etmek için kullanılan türbinler kuşlar için ölümcül. Rüzgar türbinlerinin içinde dönen dev bıçakları kuşlar göremiyor ve çarpıp ölüyorlar. Bu yüzden her yıl binlerce kuş ölüyor...

 Green, işte bu soruna bir çare buldu. Kocaman büyük bir davul şeklinde yeni bir rüzgar türbinü tasarladı. Green'in tasarımında türbin için gerekli olan dev bıçaklar dışarda değil, içerde. Bu sayede kuşlar da kurtulacak... Green, tasarımının diğerlerine göre çok daha ucuz olduğunun da altını çiziyor.


FLAŞ GELİŞME: Türkiye'deki Haşimiye idam kararı çıktı.

Türkiye'ye sığınan Irak Cumhurbaşkanı Yardımcısı Tarik Haşimi için gıyabında idam kararı verildi. Haşimi, Irak'ta ölüm timleri kurmak ve yönetmekle suçlanıyordu. Irak Cumhurbaşkanı Yardımcısı, bu iddaiları siyasi olduğu gerekesiyle reddediyordu.

Kendine ithal gibi bir koca arıyor.

NASIL OLACAKSA ARTIK!

"İtalyan gibi giyinen, Fransız gibi romantik, Türk gibi sahiplenen bir adam..."

Kendine özgü şarkı stili ile taraflı tarafsız herkesin beğenisini kazanan Kendi objektiflerimize Nişantaşı City's'de yansıdı. Tek başına geldiği mekânda uzun bir süre alışveriş yapıp mağazaları gezen güzel şarkıcı, ne alacağına bir türlü karar veremezdi. Bizlerle ayak üstü sohbet eden Kendi artık evlenmek istediğini belirtirken, "Benim aradığım kriterlerde koca bulmak zor. İtalyan gibi giyinen, Fransız gibi romantik, Amerikalı gibi anlayışlı ve Türk gibi sahiplencek bir insan karşıma çıktığı takdirde hemen evleneceğim" dedi.

Kendi klip'te taş gibi.

Genç şarkıcı, hemen hepsine klip çektiği ikinci stüdyo albümü Postmodern'in Hollywood isimli şarkısı için düzenlediği remiks yarışmasında dereceye giren şarkılar için Hollywood Remixes isimli bir single hazırladı. İnternet üzerinden satılacak albüm için Müjdat Kupsi'nin objektifine poz veren Kendi'nin fotoğrafları Hollywood ünlülerini aratmadı.


48 milyon dolarlık evde oturacak.

Alacakaranlık serisindeki rol arkadaşı İngiliz oyuncu Robert Pattinson’ı, yönetmen Rupert Sanders’la aldattıktan sonra terk edilen ABD’li oyuncu Kristen Stewart, 4.8 milyon dolara (8.6 milyon TL) yeni bir ev satın aldı. Stewart, Malibu Plajı yakınındaki 540 metrekarelik, 5 odalı evde annesiyle yaşayacak. Stewart’ın evi, babasından boşanmak üzere olan annesinin üzerine yaptığı öğrenildi.




Anne damadı test etti onayladı.

Nazlı Yazıcı sevgilisi Kaan Sert ve annesi Meral Yazıcı'yla birlikte ilk kez objektiflere yansıdı


Yoksa Beren Hamile olmasın?

Ünlü popçu Kenan Doğulu ve oyuncu sevgilisi Beren Saat önceki gün Nişantaşı’ndaydı. İki sevgili önce Kenan Doğulu’nun Porsche marka lüks spor otomobilini Nişantaşı City’s Alışveriş Merkezi’nin valelerine bıraktı. Doğulu daha sonra sevgilisi Beren Saat ile alışveriş merkezinin karşısındaki bir binaya girdi.

 Yaklaşık bir saat kadar binada kalan sevgililer daha sonra binadan çıkar çıkmaz hemen yandaki Nişantaşı Fulya Eczanesi’ne girerek ilaç satın aldı. Binada bir jinekolog doktorun olduğu öğrenilirken Saat’in binadan çıkarken elindeki doktor raporları dikkat çekti. İki sevgilinin binadan çıkar çıkmaz eczaneye girmesi akıllara ‘Beren Saat hamile mi?’ sorusunu getirdi.

Düşünce gücüyle çalışan motorsuz hava taşıtı yapıldı.

Çinli bilim adamları düşünce gücüyle uçup komuta edilen insansız hava aracı geliştirdi. Rus RIA Novosti ajansının haberine göre, Zhejiang Üniversitesi bilim adamları şimdilik sadece engelliler için geliştirildiği belirtilen ancak uzun vadede askeri alanlarda da kullanılabilecek olan “Flybuddy 2” adlı insansız hava aracının tanıtımını yaptı. RIA Novosti’nin ifadesiyle “nükleer bilim adamı olmayı gerektirmeyecek kadar basit” olan sistem için bir dizüstü bilgisayarla Bluetooth bağlantısı bulunan bir EEG başlık ve bilgisayarla bağlantılı bir Parrot AR hava aracı yetiyor.

 Buna göre bilgisayar Bluetooth aracılığıyla beyinden gelen EEG sinyallerini alıyor ve bunları WiFi sistemle AR aracını kontrol eden komutlara dönüştürüyor. Örneğin beyin “sol tarafı” düşününce hava aracı yükselip alçalırken, “hafif sol” düşünüldüğünde saat yönünde, “sağ” düşünüldüğünde de ileri yönde hareket ediyor. Araç, göz kırpma hareketiyle de üzerinde bulunan kamera aracılığıyla çevre görüntüsünün fotoğrafını çekiyor..

Pamela ve 23 lük aşkı!

Sahil Güvenlik dizisinin yıldızı Pamela Anderson geçen ay “Uzun bir süre erkeklerle işim olmaz, en az kasıma kadar hayatıma kimseyi sokmamaya yemin ettim” dedi. “Yıldızlarla Dans” programında yer alan 45 yaşındaki seksi oyuncu önceki akşam 23 yaşındaki İngiliz şarkıcı Julian Perretta’yla sarmaş dolaş görüntülendi.

Astigmat göz bozukluğu nedir

Astigmat Nedir?
 Göz yuvarlağı çaplarının düzensiz olması sonucu ortaya çıkan bir çeşit göz bozukluğudur.

Astigmat Belirtileri Nelerdir?
 Cisimlerden gelen ışınların retina tabakasında tek bir noktada odaklanamayıp dağınık şekilde odaklanmasıdır.

Astigmat Neden Olur?
 Astigmatizm çoğunlukla genetiktir. Miyopi ve hipermetropi ile birlikte de görünebilir. Bazı astigmatlar, baş ağrılarından da şikayet ederler. Baş ve göz çevresinde ağrı, bulanık görme, gölgeli veya çift görme başlıca belirtileridir. Astigmatlı kişiler hem uzakta hem de yakında bulanık veya gölgeli görürler.

Astigmat Nasıl Tedavi Edilir?
 Gözlük ve kontakt lens kullanımıyla görüntü netleştirilebileceği gibi Excimer Lazer yöntemiyle astigmatizm tamamen tedavi edilebilir. Lazer tedavisi ile astigmat hastalığından kurtulmak için; 18 yaşının üzerinde olmak Göz numarası astigmatlarda 7 numaraya kadar olmak Son 1 yıl içerisinde göz numaraları değişmemiş veya çok az değişmiş olmak Gözlerde keratokonus, retina vb. başka bir hastalık bulunmamak Diyabet, romatizma gibi sistematik hastalık sahibi olmamak Gerekmektedir. Ayrıca lazer tedavisi öncesinde kişinin birçok tetkik ile göz yapısının incelenip doğru tedavi yönteminin seçilmesi gerekmektedir. Dünyagöz Hastaneleri’nde yapılan çalışmalara göre; lazer ameliyatı olmak isteyen kişilerin sadece %50’sinin gözleri bu tedaviye uygun bulunmaktadır. Lazer cerrahisi uygun olmayan kişilerde alternatif olarak göz içi lens cerrahileri uygulanabilir. Kişiye özel tedavi yöntemleri ile Dünyagöz Hastaneleri’nde size en uygun tedavi yöntemi tespit edilerek uygulanır.

Demet Evgar galaya transparan geldi.

Tişörtüyle tüm dikkatleri üzerine toplamayı başaran Evgar, kendisine neden gözlük taktığı sorulduğunda, “3.5 derece astigmat göz bozukluğum var. İlkokuldan beri gözlük kullanıyorum. Tarz için gözlük takmıyorum” diye konuştu.

Öldüren kasırga geliyor.


Filipinler'in başkenti Manila ve çevresini vuran Saola kasırgasında ölenlerin sayısının 12'ye yükseldiği bildirildi.

Yetkililer, kasırga nedeniyle 154 binden fazla kişinin tahliye edildiğini açıkladı.

Hızı saatte 155 kilometreye ulaşan Saola kasırgasının, Tayvan'ın doğusundaki Hualien kentine doğru ilerlediği belirtildi.

Şiddetli yağışların etkili olduğu Hualien'in kuzeyindeki otoyol trafiğe kapatılırken bölgedeki yüzlerce kişi de tahliye edildi.

Adılı Vietnam ve Laos'ta yaşayan bir hayvandan alan kasırga, bu yıl bölgeyi vurması beklenen 20 kasırgadan yedincisi.

Terör örgütü sivil kayıplar için özür diledi.


Filipinler'deki ayrılıkçı terör örgütü Ulusal Halk Ordusu (UHO), 1 Eylül'de düzenlenen ve çok sayıda sivil ölmesine neden olan saldırı için özür diledi.

UHO Sözcüsü Rigoberto Sanchez, 1 Eylül'de asker müfrezesinin köy yakınında bombalanmasının "büyük bir hata" olduğunu belirterek köylülerden özür diledi. Köylülerin uğradığı zararın telafi edileceğini de belirten Sanchez "Saldırıyı yapan gerillalar disiplin cezası alacak" dedi.

Polis Sözcüsü Romeo Alber ise askeri müfrezeye yönelik el bombalarıyla gerçekleştirilen saldırıda, yakınlardaki köyde bulunan ve aralarında çocukların da olduğu 48 kişinin yaralandığını açıkladı.  

1969'dan beri Filipinler hükümetine karşı mücadele eden Ulusal Halk Ordusu, ABD ve Avrupa Birliği'nin terör örgütleri listesinde bulunuyor.

45 yaşındayım ama formdayım fotosu

Avusturalyalı oyuncu Nicole Kidman, V Dergisi’ne kapak oldu

45 yaşındaki Kidman, verdiği cesur pozlarla ilerleyen yıllara rağmen güzelliğinden bir şey kaybetmediğini gözler önüne serdi. Kidman bu yıl, 28 Eylül- 14 Ekim tarihleri arasında 50’ncisi düzenlenecek olan New York Film Festivali’nde adına yapılacak bir galayla onurlandırılacak.


Abd açık'ta ateşli öpücük.

Avustralyalı oyuncu Nicole Kidman, kocası Keith Urban'la birlikte ABD Açık Tenis Turnuvası'nda maç izledi.İkinci turda Andy Roddick'le Avustralyalı Bernard TOmic'in karşı karşıya geldiği maçı izleyen ikilinin ateşli öpücüğü objektiflere yansıdı. Roddick'in Tomic'i yendiği maçta öpüşen çift hala ilk günkü gibi birbirlerine aşık oldukları mesajını verdi.

Nurgül'ü ağlatan düğün

Ünlü oyuncu Nurgül Yeşilçay’ın erkek kardeşi Tuğtekin Yeşilçay, dizi sektöründe çalışan Yasemin Akbel ile Polonezköy’de yapılan kır düğünüyle evlendi. Duygusal anların yaşandığı nikâh töreninde Nurgül Yeşilçay ile kardeşi Tuğtekin, yıllar önce ölen anne ve babalarını hatırlayınca gözyaşlarına hâkim olamadı.

 Yeşilçay, “Anne ve babamızın hayatta olmayışı nedeniyle ailenin büyüğü benim. Buruk bir nikâh oluyor. Tuğtekin’in mutlu olmasını çok istiyorum. Keşke bu akşam annem ve babam da bizimle olsaydı. İnşallah yanımızdadırlar. Onlara selam gönderiyorum” dedi.

Hande'ye American pastası

Oyuncu ve sunucu Hande Ataizi, önceki gün Amerikalı sevgilisi Benjamin Harvey ile İstanbul Şile’de dünya evine girdi. Şile Ulupelit Köyü’ndeki kır düğününde nikâhı Beşiktaş Belediye Başkanı İsmail Ünal kıydı. Ataizi’nin şahitliğini Muammer Brav, Benjamin Harvey’in ise Amerikalı arkadaşı Kayl Serrette yaptı. 150 davetlinin katıldığı kır düğününde, çift, alana dokuz sekizlik Roman havası oynayarak geldi.

 Beşiktaş Belediye Başkanı Ünal’ın nikâh masasında, “Sizden yüksek evet demenizi istiyorum” sözleri üzerine, gelin “Baskı altında mı evet diyeceğim” diyerek espriyi patlattı. Hande Ataizi evlilik cüzdanını eline aldıktan sonra, eşi Benjamin Harvey ile öpüştü. İkinci evliliğini yapan Hande Ataizi’nin 5 yıl önce Fethi Pekin’le yaptığı ilk evliliği 24 saat sürmüştü.

Göz kamaştıran bukleli saçlar istermisiniz?


Herkesi kıskandıran buklelere sahip olmanız için özel bakım ipuçları...

Kıvırcık saçları olanlar iyi bilir; onlarla baş etmek sanıldığından çok daha zordur. Elektriklenmeyen, bakımlı görünen, parlak buklelere sahip olmak için kıvırcık saçlara her daim iyi bakmak gerekir. Doğru şampuan, doğru saç kremi, doğru bakım malzemelerini kullanmak önemlidir. Evoria, herkesi kıskandıran buklelere sahip olmanız için kıvırcık saçlara özel bakım ipuçları sunuyor.

Yıkarken önce saç kremi, sonra şampuan kullanın
Genellikle saç yıkamada önce şampuan sonra saç kremi kullanılır. Evoria, kıvırcık saçlar için tam tersini öneriyor. Kıvırcık saçlara sahip olanlar, saçlarını yıkarken saçlarını iyice ıslattıktan sonra diplerine değmeyecek şekilde kremlemelidirler. Yaklaşık iki dakika bekleyip bol suyla durulamalılar. Ardından saçları birbirine karıştırmadan, nazik hareketlerle şampuanlamalılar. Bu sayede kıvırcık saçlar daha kolay taranacak ve elektriklenmeyecektir. Kıvırcık saçlar için ideal saç yıkama aralığını ise bir gün. Saçları bir gün arayla yıkamak; saç sağlığını korumak ve kolay şekillendirmek için idealdir.

Bitki özlü şampuanları tercih edin
Kıvırcık saç temizliği için mutlaka besleyici ve nemlendirici özelliğe sahip ürünler tercih edilmelidir. Kuru, yağlı ya da normal yapıya sahip saçların her biri için özel üretilmiş şampuanlar seçilmeli ve bunları kullanmak alışkanlık haline getirilmelidir. Özellikle, kıvırcık saçlar için, içeriğindeki zenginleştirilmiş bitki özleri sayesinde kıvırcık ve dalgalı saçları yıpranmaya karşı koruyan ve elektriklenmeyi azaltarak pürüzsüzleştiren şampuanlar tercih edilmelidir. Bitki özlü şampuanlar, saçları temizlerken buklelerin sağlıklı ve güzel olması için gerekli yoğun bakımı sağlar.

Durulama suyu soğuk olmalı
Şampuanlanmış saçı durulamak için kullanılan suyun soğuk olması, saçların parlak ve yumuşak olmasını sağlar. Soğuk su; saçın en üst katmanını kaplar ve elektriklenmesini önler. Aynı şekilde, saçları hafif nemli kalacak şekilde kuruttuktan sonra finali, soğuk hava tutarak yapmak da faydalı olacaktır. Saçı tamamen kurutmak da çok önemli. Çünkü saçlarda nem kalırsa,  fazladan kıvırcıklaşmaya sebep olacak ve saçın doğal görüntüsünü bozacaktır.

Tüm bunları yaptıktan sonra, saçların kalıcı bir şekilde dalgalı durması ve daha parlak görünmesi için saçlara maşa uygulanabilir.  Kurutulan saçların parça parça maşaya sarıp birkaç saniye bekletilmsi, daha yumuşak ve düzgün bir görüntü için yeterli olacaktır.

Prensle beraberdim dedi hapsi boyladı!


Prensle yattım dedi, tutuklandı Prens Harry ile görüntüğü iddia eden Carrie Reichert dolandırıcılıktan tutuklandı

 Las Vegas'taki otel odasında biri sarışın biri esmer iki kadınla, 'striptiz dansı' yaparken görüntülenen Prens Harry'nin sarmaş-dolaş olduğu kadınlardan biri olduğunu iddia eden Carrie Reichert dolandırıcılıktan tutuklandı.

2003 yılında 21 bin 672 sahte çek hazırladığı için tutuklanan Reichert, Prens Harry'nin aşırı sarhoş olduğunu ve 20 dakika boyunca çıplak bir şekilde kendisiyle öpüştüğünü söylemişti.
32 yaşında olduğunu belirten Reichert'ın ise gerçekte 40 yaşında olduğu ortaya çıktı. Boru dansçılığı yapan Reichert'ın ünlü olmak için yalan söylediği düşünülüyor.

İngiltere Kraliyet Ailesi, Prens Harry'nin otel odasındaki görüntülerinin gerçek olduğunu kabul etmiş, ancak burada bulunan kadının o olmadığını açıklamıştı.haberturk.com

Aha eğitimde bir bu eksikti!


Milli Eğitim Bakanlığı tarafından düzenlenen Okul Aile Birliği Yönetmeliği sinsi bir tehlikeyi beraberinde getirdi.

Yeni yönetmeliğe göre; cinsel istismarda bulunmak, uyuşturucu satmak, hırsızlık yapmak gibi suçlardan hakkında dava açılan kişiler, dava henüz sonuçlanmadığı için okullarda görev yapabilecek.

Yeni başlayacak eğitim-öğretimyılıyla beraber okullarda görev yapacak sivillerin adli sicili tartışma konusu olacak. İki yıl önce İstanbul’daki okullarda görev yapan temizlikçi, kantinci ve servis şoförleri arasında yapılan araştırmalarda yüz kızartıcı suçlardan sabıkalı 233 kişinin sözleşmeli olarak öğrencilerle iç içe görev yaptığı tespit edilmişti.

Bu nedenle şubat ayında okul aile birliği yönetmeliği değiştirildi. Ancak yeni yönetmelikte, eskisinde bulunan eksikliklerin giderilmediği ortaya çıktı. Yeni yönetmelikteki bir boşluğun, çocuk tacizcilerinin, katillerin, hırsızların, uyuşturucu kaçakçılarının okullarda çalışabilmesine imkan sağladığı anlaşıldı.

DAVASI DEVAM EDEN ÇALIŞABİLİR

Değiştirilen yönetmeliğe göre taciz, tecavüz ve uyuşturucu satışı gibi suçlamalarla hakkında dava açılan ve davaları devam etmekte olanlar rahatlıkla okullarda kantinci, temizlikçi, servis şoförü olarak görev yapabiliyor. Yönetmelikte işe alınacak kantincilerden ya da ihaleye gireceklerden sabıka kaydı belgesi getirmeleri isteniyor. İstenilen belgede normal olarak sadece alınan cezalar gözüküyor. Ancak temizlikçilerden ve okul servisi şoförlerinden bu bile istenmiyor.

Türkiye’de ceza davalarının 5-7 yıl gibi uzun yıllar sürdüğü bir gerçek. Bu durumda davası devamedenler hakkında yönetmelikte herhangi bir düzenleme yapılmadığından, hakkında çocuğa taciz davası açılan ve davası devameden kişilerin bile okullarda çalışmasına hiçbir engel kalmıyor.

Temizlikçiden Sabıka Kaydı Bile İstenmiyor

Son yönetmelik değişiklikliğine göre okullarda görev yapacak kantincilerden her yıl sabıka kaydı alınması zorunluluğu getirilmişti. Ancak yeni yönetmeliğe, öğrencilerle sürekli irtibat halinde olan temizlikçi ve servis şoförleri için sabıka kaydı istenmesi zorunluluğuyla ilgili bir madde konulmadığı ortaya çıktı.

Beren Saat fena dağıttı.


Sevgilisi Kenan Doğulu ile birlikte Meksika tatilini tamamlayıp Türkiye'ye dönen Beren Saat, çocukluk arkadaşı Ayçin Özban'ın düğüne katıldı. Uçan Kuş'un elde ettiği görüntülerde Saat, Ankara'daki düğünde bir an olsun yerine oturmadı. Kenan Doğulu’yla yakın zamanda evleneceği haberleri kulaktan kulağa dolaşan ünlü oyuncu, sanki düğün provası yapar gibiydi.

Daha hızlı ve sağlıklı zayıflama

ABD John Hopkins Üniversitesi’nden bilim adamları metabolizmayı ve kalori yakmayı hızlandıracak öneriler sunuyor. Uzmanlar metabolizma hızının günlük aktiviteye bağlı olduğunu gösteriyor. Hareket etmediğimiz zamanlarda yakılan belirli kalori miktarı, fiziksel aktivite sırasında artıyor. Uyku esnasında metabolizma en yavaş tempoda seyrediyor. Eğer kalori yakma hızını arttırmak istiyorsanız iyi uyumanız ve kahvaltıda lif ağırlıklı beslenmeniz gerekiyor.

 Yiyecekler arasında en çok enerji tüketen besin değeri proteindir. Ancak hızlı bir metabolizma için su vazgeçilmezdir. 2 bardak su içtikten sonraki yarım saat içerisinde metabolizma hızı % 40 oranında artacaktır. Sağlıklı bir yaşamın köşe taşlarından biri de fiziksel aktivitedir. 1000 kalori yapmak için ihtiyacınız olan aktivite süresi sadece yarım saattir. Soğuk havalarda dışarıda koşmak veya yürümek daha fazla kalori yakılmasını sağlar.

Dolapta ütülü gömlekler kırışıyor ne yapayım?

Saatlerce uğraştığınız, çift çizgi olmasın diye çaba harcadığınız gömlekler dolabınızda birkaç gün içerisinde kırışıyorsa önerilerimize kulak verin. Örgü kazaklar, penyeler ve hatta bazı pantolonlarınızı düzgün bir şekilde katladığınızda ütüsü bozulmadan uzun süre kalabilir. Ancak elbiseleriniz ve özellikle gömlekleriniz için aynı şey geçerli değildir.

 Gömleklerin ütüsü diğer kıyafetlere göre daha çabuk bozulur. Peki, kırışıklıklar en aza indirilebilir mi? Ütünüz buharlı değilse gömlekleri tam kurumadan hafif nemliyken ütülemenizi öneririz. Bu sayede yerleşmiş kırışıklıklardan kurtulmuş olacaksınız. Gömlekleri uzun süre askıda bırakmayın. İnce kumaştan üretilen gömlekler yarım gün içerisinde ütülenecek kadar kuruyacaktır. Gömlekleri ütüledikten sonra esneyen plastik veya bez kaplı askılara asın. Tel askılar kıyafetlerin şeklini bozar ve gömleklerin ütüsünün çabuk bozulmasına neden olur. Gömlekleri dolap içerisinde yığın olacak şekilde asmayın. Aksi takdirde hızlıca kırışacaklardır (Milliyet)

Kleopatra'nın güzellik sırları

5000 yıl önce Eski Mısırlılar göz farını sadece güzel görünmek için kullanmıyordu. Bu kozmetik ürününün farklı amaçları da vardır. Göz çevresine sürülen koyu renk boyalar gözleri keskin ışıktan koruyordu. Bilinen ilk göz farı bakış taşı minerallerinden elde edilen koyu yeşil bir macun şeklindeydi.

 Kraliçe Kleopatra M.Ö. 1. yüzyılda yönetime geldiğinde Mısırlı kadınların dolaplarında kayalar, toprak ve minerallerden üretilen rengarenk göz boyaları vardı. Cleopatra gözlerinin üstü için yeşil bakış taşı mineralini, göz altı için ise koyu mavi ve altın pırıltılı boya kullanıyordu. Kaşlarını koyulaştırıyor ve sürme kullanarak kirpiklerini uzatıyordu. Dudakları için ise kırmızı toprak boyası tercih ediyordu. Tırnakları ise oje gibi işlev gören kına ile boyanıyordu. Bazen avuçlarının içerisine kına kullanılarak değişik şekiller işleniyordu. (Milliyet)

Rihanna sahnede dayakcı aşkını öptü.

Kendisini hastanelik edene kadar döven eski sevgilisiyle sahnede öpüştü ABD’nin Los Angeles kentinde düzenlenen MTV Müzik Ödülleri’ne Rihanna damgasını vurdu. Kısacık kestirdiği saçlarıyla katıldığı gecede Yılın Videosu Ödülü’nü alan Rihanna, kendisini hastanelik edene kadar döven eski sevgilisi Chris Brown’la sahnede öpüştü. Ödül aldıktan sonra kendisini öpmek için sahneye gelen Brown’u ateşli bir şekilde öpen Rihanna, hayranlarının tepkisini çekti.anna, Brown’a hâlâ âşık olduğunu itiraf etmişti.

Anne karnında şöhret oldu


Anne karnında üç boyutlu görüntüleme teknolojisiyle çekilen fotoğrafları sayesinde bir oyunculuk ajansının ilgisini çeken Elvis O’Connor,daha doğmadan bir yıldız olma yolunda ilk adımını attı.
Artık film yıldızlarının kariyerlerine çocukluklarından itibaren başladığı bir gerçek ancak Manchester, Oldhamlı bir ailenin ikinci çocuğu olan Elvis O’Connor bu kariyere daha doğmadan başladı.

3 boyutlu görüntüleme teknolojisi sayesinde çekilen görüntüler oyunculuk ajansına ulaştırıldığında Elvis artık bir yıldız adayıydı.

Daily Mail gazetesinin haberine göre Elvis’in fotoğrafları ajansın ilgisini çektikten sonra aileyle bağlantıya geçildi.

Moda kurallarını yıkmaya hazırmısınız?


Moda insanların kendini ifade etme biçimi. Peki stil sahibi olmak ya da modaya ayak uydurmak; herkesin kabul ettiği ama doğruluğu tartışılır moda kurallarını yerine getirmek demek mi yoksa kulaktan dolma kurallar tarzınızı etkilemese daha mı iyi olurdu? Siz birini seçin, yazıyı okuyunca doğru mu yanlış mı bakın. İşte yanıtı...

Kural 1:
Kışın beyaz giyilir
Yıkılan kural: Kışın beyaz giyilmez
Kışın beyaz giyilmez kuralı çoktandır tarihe karıştı, sonbahar kış sezonunda beyaz ve beyazın tonlarıyla oluşturulan şık kombinler kışı bembeyaz karşılayacağımızı işaret ediyor.

Kural 2:
Pastel renkler sadece yaz için değildir
Yıkılan kural: Pastel renkler yaz içindir
Pastel renkler hep yazı çağrıştırır ancak yeni sezonda kışın kasvetli havasını kıran soft tonlar içimizi açacak gibi. Pastelin en şık tonlarını kış gardırobunuza uyarlayın.

Kural 3:
Desenler karıştırılır
Yıkılan kural: Desenler karıştırılmaz
Desenlerin kontrast şıklığı birkaç sezondur desen uyumunu ortadan kaldırdı. Çılgın desenler yeni sezonda da birbirleriyle karıştırılıyor.

Kural 4:
Denim denimle kombinlenir
Yıkılan kural: Denimle denim giyilmez
Denim parçaları kombinlemek zor gelse de jean pantolonla kombinlenen denim gömlekleri görmeye alıştık. Artık kaçış yok, denemekte fayda var. Dolce&Gabbana BCBG Max Azria Stella McCartney Hermes

Kural 5:
Yaşa göre giyinilmez
Yıkılan kural: Yaşınıza göre giyinin
Yaşa göre giyinmek, kendini bu şekilde ifade etmek yıkılmaz bir kural olsa da artık olgun kadınlar ve genç kızlar aynı kıyafetlerle arzı endam eder oldu. Bu kuralı doğru şekilde yıkmak isteyenlere tavsiyemiz; klasik kıyafetler yerine yeni tarzlarla buluşmaya açık olmaları.

Kural 6:
Feminen ince elbiseler kalın trikolarla tamamlanır
Yıkılan kural: İnceyi kalınla tamamlama
Feminen detaylarla sert çizgilerin buluşması önümüzdeki günlerde dikkatimizi çekecek. Elegan bir elbisenin üzerine şık bir ceket giymek artık sıkıcı bir moda kuralı. Yeni sezonda feminen ve hanım hanımcık elbiselerle kalın trikolar buluşuyor. Zıtları birleştirin.

Kural 7:
Siyahla lacivert giyilir
Yıkılan kural: Siyahla lacivert giyilmez
Siyah ve lacivert kombinlenmez diyenler yeni sezona göz atmalı. 2012 sonbahar-kış sezonunda gördüğümüz en şık kombinlerde siyah ve laciverdin müthiş uyumu göze çarpıyor. Böylece bir kuralı daha yıkmış oluyoruz.

Kural 8:
Deri her yere her şekilde giyilir
Yıkılan kural: Deri, mont ya da ceket olarak kışın giyilir
Deri giymek artık sadece motor tutkunlarının tekelinde değil. Yazın bile görmeye alıştığımız deri kumaşlar tabii ki kışın da tüm asaletiyle karşımızda. Deri ceketler, elbiseler, etekler, pantolonlar, botlar, ayakkabılar yeni sezonda deri şıklığı her parçada hissediliyor.

Sabaha kadar eğlenen Azra'nın taksi parası çıkışmadı!

Kıvanç Tatlıtuğ’la yaşadığı aşkla sık sık gündeme gelen Azra Akın, arkadaş grubuyla İstanbul Beyoğlu’nda çıktığı eğlencede görüntülendi. Azra, yanındaki erkek arkadaşıyla ilgili sorulara “O benim arkadaşımın sevgilisi ve iyi bir arkadaşım, yapmayın lütfen böyle şeyler” diye tepki gösterdi. Azra’nın sabaha karşı 04.00’te terk ettiği mekânda, gözyaşlarına boğulduğu da öğrenildi.

 Akın, taksiye bineceği sırada da taksiciyle ilginç bir diyalog yaşadı. Üstünde fazla para olmadığını söyleyen Akın, taksiciden kendilerini eve kadar bırakmasını rica etti. Taksici, Akın’ın ricasını kırmadı.

Üniversite restoranların'da içki yasaklandı.


YÖK, üniversite kampuslarındaki restoranlarda alkol satışını yasakladı
Başbakan Tayyip Erdoğan’ın, üniversite yerleşkeleri içinde alkol satışı yapılması ile ilgili olarak “Öğrenci alkolü alıp kafayı mı bulacak yoksa ilmi alıp kendini mi bulacak?” açıklamasından iki hafta sonra YÖK harekete geçerek tüm üniversite yerleşkeleri içindeki restoranlarda içki satışını yasakladı.

Uygulama Ankara Üniversitesi Tandoğan Yerleşkesi’ndeki Akademi Restoran’da başladı.

Erdoğan temmuz ayı sonunda katıldığı bir televizyon programında, Efes Pilsen One Love Müzik Festivali’nde getirilen alkol yasağından önce İstanbul Bilgi Üniversitesi yöneticilerini bizzat arayıp uyardığını açıklayarak, “Yav Allah aşkına bir üniversitenin içinde, restoranlarında alkollü içki satılmasına müsaade edilebilir mi, böyle bir şey olabilir mi? Öğrenci oraya gelip de alkolü alıp kafayı mı bulacak yoksa ilmi alıp kendini mi bulacak?”açıklamasını yapmıştı.

YÖK YAZI GÖNDERDİ

Cumhuriyet Gazetesi’nin haberine göre; YÖK, 8 Ağustos tarihinde, yani Erdoğan’ın söz konusu açıklamasının üzerinden yaklaşık 2 hafta geçmişken üniversite rektörlüklerine “Kampus içi ve dışı düzenlemeler” konu başlıklı bir yazı gönderdi. Yazıda,“Kurulumuza, yükseköğretim kurumlarına ait kampus içi ve dışındaki mekânlarda alkollü içki tüketimi ve sigara yasağına ilişkin mevzuat hükümlerine aykırı uygulamalar yapıldığı yönünde haber ve bilgiler intikal etmiştir” denildi.

YÖK yazısında, anayasanın “Gençliğin korunması” başlıklı 58’inci maddesi ile Tütün Mamulleri ve Alkollü İçkileri Satışına ve Sunumuna İlişkin Usul ve Esaslar Hakkındaki Yönetmelik anımsatılırken üniversitelere, “hassasiyetle gereken tedbirleri alın” talimatı verildi. Ayrıca kampusta alkol tüketen öğrencilere disiplin cezası hükmünü içeren Yükseköğretim Öğrenci Disiplin Yönetmeliği de gerekçeler arasında sayıldı.

YÖK’ün yazısının ardından Ankara Üniversitesi Rektörlüğü, tüm fakülte dekanlıklarına, enstitü, yüksekokul, araştırma ve uygulama merkezi müdürlüklerine ve daire başkanlıklarını uyardı. Bu yazı üzerine üniversitenin Tandoğan Yerleşkesi’nde özel bir şirket tarafından işletilen Akademi Restoran’da alkol servisi durduruldu.

Öğrenciler bir yurda yerleşebildiniz mi?


2012-2013 öğretim yılında YURTKUR yurtlarında barınmak üzere müracaat edenlerin başvuru sonuçları açıklandı.

Yeni eğitim-öğretim yılında yurtlarda barınmak üzere başvuruda bulunanlar sonuçlarını www.kyk.gov.tr internet adresinden öğrenilebilecek.
Yurtlarda asil listeden barınmaya hak kazanan öğrencilerin kayıtları 3-14 Eylül tarihleri arasında yapılacak. Yurtlar 10 Eylül'de hizmete açılacak.

KKTC Lefke Avrupa Üniversitesi öğrencilerinin yurt sonuçları 4 Eylül'de açıklanacak.

40 bin öğretmen ataması yapılacak


Milli Eğitim Bakanlığı (MEB), 40 bin kadrolu öğretmen atamasını 10 Eylül Pazartesi günün gerçekleştirecek.

MEB, okullardaki öğretmen ihtiyacını karşılamak üzere ilk atama, açıktan ve kurumlar arası atama ile açıktan ilk, kurumlar arası ilk atama yoluyla toplam 40 bin 164 öğretmen ataması yapacak.

Atanan öğretmenler görevlerine 11 Eylül 2012 tarihinden itibaren başlayacak.

Atama yapılacak alanlar ve kontenjanları incelendiğinde en çok atama 4 bin 635 kontenjan ile Türkçe öğretmenliğinde olacak. Bu alanı sırasıyla 4 bin 377 kontenjanla okul öncesi öğretmenliği, 3 bin 876 kontenjan ile ilköğretim matematik öğretmenliği takip ediyor.

Beden Eğitimi alanı için 2 bin 547, Bilişim Teknolojileri için 330, Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi için 2 bin 975, İngilizce için 2 bin 954, Matematik için bin 78, Müzik için 963, Rehber Öğretmenlik için 3 bin 53, Sınıf Öğretmenliği için 341, Sosyal Bilgiler için 2 bin 127, Türk Dili ve Edebiyatı için bin 663 kontenjan ayrıldı.

İki lirayla 1 milyon TL kazandı.


Karaman'da adı açıklanmayan 31 yaşındaki inşaat işçisi, oynadığı 2 liralık Spor Toto kuponı ile milyoner oldu. 3 talihlinin bildiği 3 milyon liralık büyük ikramiyeden payına düşen 1 milyon lirayı banka aracılığıyla aldığı belirtilen Karamanlı tahlinin il dışında olduğu öne sürüldü.

31 Ağustos- 2 Eylül tarihleri arasındaki Spor Toto'da 3 milyonluk büyük ikramiyeyi, oynanan 15 maçın tamamının sonucunu bilen 3 talihli paylaştı. Talihlilerden birinin Karaman'da oturan ve adı açıklanmayan bir inşaat işçisi olduğu ileri sürüldü.

'İHTİYAÇ SAHİBİ BİRİSİYDİ'

İkramiyenin oynandığı iddaa bayi sahibi Mustafa Çelen, Karamanlı talihlinin 2 liralık kupon oynadığını kaydetti. Talihlinin banka aracılığıyla ikramiyesini aldığını belirten Çelen, şunları söyledi:

"Büyük ikramiye Karaman, Gaziantep ve İstanbul'daki 3 talihliye çıktı. Karamanlı talihlimiz sessiz bir insandı. Zaman zaman gelir, 1- 2 liralık kupan oynar giderdi. Son olarak 2 liralık kupon oynamıştı. 15 maçın hepsini bildiği için brüt yaklaşık 1 milyon 39 bin lira, vergi kesintisiyle birlikte de yaklaşık 935 bin liranın sahibi oldu. Kendisi adına mutluluk duyduk. Çünkü gerçekten ihtiyaç sahibi birisiydi."

Yarasa gübresi ile dev karpuz ürettiler


Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı'nca geliştirilen proje kapsamında üreticisine güvercin, yarasa ve sıvı solucan gübresi desteği verilerek 2 yılda 13.5 kilogram büyüyen Diyarbakır karpuzunun 70 kiloya ulaşması hedefleniyor.

Dicle Nehri vadisindeki çakıllı ve kumlu arazide güvercin gübresi verilerek yetiştirilen ancak çeşitli sebeplerle yıldan yıla küçülen Diyarbakır karpuzu, Bakanlık ve Diyarbakır Valiliği'nce yürütülen “Diyarbakır Karpuzunu Geliştirme Projesi” sayesinde bu yıl 49.5 kiloya ulaştı. Türk Patent Enstitüsü'nce de tescillenen, tohumu koruma altına alınan Diyarbakır karpuzunda şu ana kadar yaklaşık 200 bin ton verim elde edildi. Yerel karpuzda ise lokal olarak ekilen 300 dönümden elde edilen rekolte 2 bin 100 ton.

Kentin sembolü haline gelen Diyarbakır karpuzu hem eski ihtişamına hem de rekolte artışına kavuşarak çiftçinin yüzünü güldürürken, Türkiye Tohum Üreticileri Birliği ile yerel tohumların korunması için işbirliği gerçekleştirildi.

Proje meyvelerini verdi

2 yıl öncesine kadar küçülmeye başlayan karpuzların kuraklıktan etkilenme oranının azalması, hastalık ve zararlılara karşı yaprak direncinin gelişmesi, meyve iriliği ve sayısı ile lezzetinin artması için hayata geçirilen proje kapsamında üreticisine 18 bin 100 kilogram güvercin, yarasa ve bu yıla özgü olarak sıvı solucan gübresi desteği verildi.

Çalışma kapsamında ayrı hatlara verilmek üzere yarasa, güvercin ve sıvı solucan gübresi kullanıldı. Çiftçilerin yaptığı hatalar yerinde gözlemlenerek doğru yerde, doğru çiftçi tarafından, dinlenmiş doğru arazilerde ekimi sağlandı. Hava koşullarının da elverişli olması ile proje meyvelerini verdi. 2 yılda 13,5 kilo büyüyen karpuz bu yıl yüzleri güldürdü.

Buzhaneye getirilen 100 karpuzdan en büyüğü 49,5 kilogram ağırlığına ulaşırken irilikte ilk sıralara yerleşen karpuzların tamamının sıvı solucan gübresi kullanılarak üretim yapılan araziden geldiği tespit edildi.

Hedef 70 kiloya ulaşmak

Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğü'nde görev yapan ziraat mühendisi Meral Süer, Diyarbakır'ın 30-40 yıl önce karpuzu ile ün yaptığını, yıllar geçtikçe kimyevi gübre kullanımı gibi çeşitli sebeplerle karpuzun küçüldüğünü, veriminin de düştüğünü söyledi.

Kaşar peyniri alırken dikkat!


Kayseri Erciyes Üniversitesi Safiye Çıkrıkçıoğlu Meslek Yüksekokulu Gıda Teknolojisi Ana Bilim Dalı Öğretim Görevlisi Hasan Cankurt, kaşar peyniri adı altında aslında eritme peynir üretildiğini söyledi. Cankurt, şişmiş kaşarların öldürücü etkisine de dikkat çekti.

Kayseri Erciyes Üniversitesi Safiye Çıkrıkçıoğlu Meslek Yüksekokulu Gıda Teknolojisi Ana Bilim Dalı Öğretim Görevlisi Hasan Cankurt, kaşar peyniri diye aldığımız peynirlerin aslında eritme peynir olduğunu, firmaların tüketiciyi yanılttığını ifade etti. Yaklaşık 15 yıl önce Türkiye’deki peynir sektöründe kullanılmaya başlanan eritme teknolojisi ile kaşarda hile olayının başladığını belirten Cankurt, “Bu teknoloji ile kaşar olmayan peynirleri de makinede eritip blok hale getirmek mümkün. Bu nedenle eritme peynir denilmesi gereken peynirler piyasada kaşar peyniri diye satılıyor. Bütün firmalar bunu yapıyor diyemeyiz belki ama çoğunun yaptığı şu; eritme teknolojisi ile yaptıkları peynirlere de kaşar peyniri diyorlar. Kaşar diye aldığımız peynirlerin çoğunluğu eritme peyniri. Bunların içerisinde beyaz peynir, lor peyniri, yine süt kaynaklı kazein, çok nadir de olsa patates püresi, soya proteini kullanılabiliyor. Piyasada ağırlıklı olarak yapılan en yaygın hile, beyaz peynir ve lor katılması” diye konuştu.

Kaşar peyniri diye satılan eritme peynirlerin fiyatlarının da ilgi çekici olduğunu belirten Cankurt, “Taze kaşar denilen eritme peyniri için ortalama 9 buçuk kilogram süt kullanılıyor. Sütlerin fiyatları, üreticilerin maliyetleri, taşıma ve pazarlama giderleri göz önüne alındığında 1 kilo peynirin en az 15 liradan satılması gerekiyor. Bu nedenle marketlerde satılan 10 liralık peynirler çok dikkat çekici“ dedi.

Taze kaşar diye yapılan eritme peynirlerin yapımında iade peynirlerin kullanıldığını vurgulayan Cankurt, bu şekilde yapılan peynirlerin içerisinde belli bir süre sonra ‘clostridium’ adlı bir toksik maddenin oluştuğunu ve söz konusu maddenin zehirlenmeye yol açtığını belirtti. Clostridium maddesinin 1 kilosunun dünyadaki tüm insanların ölümüne yol açabilecek zararlı olduğunu ve bu nedenle biyolojik silah olarak kullanıldığını ifade eden Cankurt, “Şişmiş kaşar dediğimiz, ambalajına bakıldığı zaman eğer yeni başlamışsa ambalajın şiştiğini görürüz ama öylelerini görürsünüz ki yastık gibi şişmiştir ya da ambalajın içi balon gibi gazla dolmuştur. Dokunduğunuz zaman patlar, peynirin kendisine baktığınız zaman çok küçük delikler vardır ama her tarafında vardır, bizim bildiğimiz çok büyük gözenekli delikler peynirin şişmesine neden olan bakterinin yaptığı delikler değildir. Bu bakteri son derece tehlikelidir ve 121 derece sıcaklıktan aşağı bir sıcaklıkta ölmüyor. Bu nedenle sterilizasyon uygulanması gerekiyor ancak üretim teknolojisinde bunu yapmak mümkün değil. Çünkü eritme teknolojisinde peynir 75 derecede yapılıyor ve bunun üzerine çıkılırsa peynir yağını salgılar ve kaşar yapmak mümkün olmaz” şeklinde konuştu. Cankurt, söz konusu maddenin özellikle sinirlerde tahribata yol açması nedeniyle tüketicileri şişmiş peynir almamaları hususunda uyardı.

Cankurt, gerçek kaşarı anlama yolunu ise şu şekilde açıkladı:

“Tüketicilerin peynirin gerçek kaşar olduğunu anlamaları için, peyniri iki parmağı arasına alarak ezmeleri gerekiyor. Ezdikleri zaman eğer peynir krema gibi parmaklarına sürülüyorsa bu gerçek kaşar değildir. Gerçek kaşar krema gibi dağılmaz, diri ve canlı olur.”

Ruh sağlığını etkileyen besinler


İngiliz beslenme uzmanı Dr. John Briffa, bedenin duygusal ve zihinsel sağlığının besinlerle yakından ilgili olduğunu ortaya koydu.

Briffa, ruh halindeki değişimlerin arka planında rol oynayan besinleri The Times gazetesi için derledi.

İşte bilimsel verilerle depresyona sokan yiyecekler:

Tüm meyvelerde früktoz denilen meyve şekeri bulunuyor. Kan şekerinin dengeli olarak yükselmesini sağladığı için yapay şekerler yerine meyvelerin tüketilmesi öneriliyor. Fakat, früktozun fazlası “metabolik sendrom” sorununa yol açıyor. Metabolik sendrom, tüketilen şeker ve yağların karın bölgesine yerleşmesiyle tansiyonun yükseltmesine yol açabiliyor.

Ayrıca fazla şeker ve yağ yüzünden hücrelerin insülin hormonuna tepki vermeyerek direnç göstermesiyle de bu sendrom ortaya çıkabiliyor. İnsülin direncinin ise, depresif bir ruh haline sürüklediği biliniyor. Früktoz bakımından en zengin meyveler ise elma ve üzüm. Uzmanlar, bu meyvelerin tüketimine dikkat edilmesi gerektiğini, asitli içecekler, aromalı yoğurtlar, şekerlemeler, kuru pastalar, kahvaltı gevreklerinden uzak durulmasını ve çilek gibi düşük früktoz içeren meyvelerin tercih edilebileceğini söylüyor.

Nişasta baş düşman

Genellikle her gün tüketilen makarna, pilav, patates, kahvaltılık gevrekler, nişasta bakımından zengin içeriğe sahip. Fakat, şeker (glükoz) moleküllerinden oluşan nişasta, fazla kiloların ve yüksek kan şekerinin en büyük sorumlularından biri.

Bu yüzden, öğünlerin karbonhidrat gruplarından çok protein ağırlıklı olması, fırında ya da ızgara tavuk veya balık, müsli, yoğurt, fırınlanmış patates, çilek, ahududu ve yemiş gruplarının tercih edilmesi öneriliyor. Özellikle, et, balık, yumurta gibi gıdalar, kan şekerini dengede tutarak ruh halinin de sabit kalmasında etkili oluyor.

Sofra şekeri olarak de bilinen “sükroz”, kana doğrudan karışarak kan şekerinin yükselmesine neden oluyor. Kana çok hızlı karıştığı için aynı hızla kan şekerinin düşmesine neden olarak 2 ila 3 saat içinde bedenin yorgun düşmesine, dikkat eksikliğine ve moral bozukluğuna yol açıyor. Bu yüzden, mümkün oldukça az tüketilmesi öneriliyor. Briffa, kan şekerinin dengede kalmasında dengeli bir ruh halinin etkili olduğuna dikkat çekiyor.

Antidepresan yağlar

Ayçiçeği, mısır, soya filizi gibi sebzelerde bulunan yağlar, kalp dostu olarak bilinen çoklu doymamış yağ içeriğine sahip. Fakat içinde Omega 6 asitleri bulunan bu yağlar, vücutta antidepresan özelliği gösteren Omega 3 yağ asitlerinin işlevlerini devredışı bırakıyor. Bisküvi, margarin, fast food gibi rafine gıdalarda da görülen Omega 6 yağ asitlerinden uzak durarak yağ ihtiyacının somon, sardalye, alabalık gibi Omega 3’ten zengin besinlerden karşılanması öneriliyor.

İki kardeş aynı anda doğum yaptılar


Samsun'da iki kız kardeş hastanede aynı anda doğum yaptı.  Samsun'un Tekkeköy ilçesinde ikamet eden Aynur Görkem (30) ile Solmaz Hoşaf (28) kardeşler Samsun Büyük Anadolu Çiftlik Hastanesi'nde aynı anda doğum yaparak sağlık iki erkek bebeği dünyaya getirdi. Samsun Büyük Anadolu Hastanesi'ne aynı anda başvuran kız kardeşler Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Opr. Dr. Aynur Dağdemir tarafından doğum yaptırıldı.



MESLEK HAYATINDA İLK

Konu hakkında bilgi veren Opr. Dr. Aynur Dağdemir, "Aynur ve Solmaz hanım aynı anda hastanemize başvurdu. Yapılan muayeneler sonucunda ikinci doğumunu yapacak olan Aynur hanıma epidural anestezi yöntemi ile normal doğumu teklif ettik, kabul etti. Diğer anne adayı Solmaz hanımın ise normal doğum için şartlar uygun değildi. Bebek ayak kısmından doğru geliyordu. Onu da hemen sezaryene aldık. İki anne adayını da aynı anda doğum yaptırmış olduk. Meslek hayatımda ben de ilk defa böyle bir olayla karşılaşıyorum. Şaşkınlık ile mutluluk içindeyim. Anne ve bebeklerin sağlık durumları çok iyi. Onlara ömür boyu mutluluklar diliyorum" dedi.

AYNI ANDA DOĞUM

Kız kardeşler, Aynur - Hasan Görkem Çifti bebeklerine Eren, Solmaz ve Tayfun Hoşaf çifti ise Miraç ismini verdi. Solmaz Hoşaf, "Ablam Aynur'un günü gelmişti. Benim ondan haberim yoktu. Ben doğumumda 36. haftaya gidiyordum. Fakat çok sancı çekmeye başladı. Hemen Büyük Anadolu Hastanesi'ne başvurduk. Doktorumun yaptığı muayene sonrası bebeğin ayak tarafından gelmeye başladığını söyleyince eşimle birlikte sezaryen doğum için onay verdik. Ablam da epidural anestezi ile normal doğum yöntemini tercih etti. O anda ablamın da doğumu yapıldı. Böylesine bir tesadüfün olması bizi çok sevindirdi. Ailecek çok mutluyuz" dedi.

EPİDURAL ANESTEZİ İLE NORMAL DOĞUM YÖNTEMİ

Son dönemde anne adaylarının sıklıkla tercih ettiği epidural anestezi yöntemi yani ağrısız normal doğum hakkında da bilgi veren Opr. Dr. Aynur Dağdemir, "Epidural anestezi ağrı hissini ortadan kaldırmak için normal doğum esnasında yapılan bölgesel anestezi şeklidir. Epidural analjezi ile doğuma (ağrısız doğum) halk arasında ‘prenses doğum’ da denilmektedir. Epidural analjezi anne adayının normal doğum öncesinde bel kısmından omurga aralığından bir kateter yardımıyla anestezik madde verilerek belden aşağısında ağrının hissedilmesini engelleyen bir işlemdir. Doğum sancıları karında ve kasıklarda kasılma ve basınç olarak hissedilir, ağrı ve acı hissedilmez” şeklinde konuştu.